Bahar
30 Mart 2009 Pazartesi, 15:23
Yaşasın, bahar geldi!
Geldi değil fışkırdı demek lazım aslında. Ne bereketliyse topraklar; duvarlardan, taşların arasından, her yerden filizler fışkırıyor. Hemen de uzayıveriyor boyları. Şu sol üstteki, bizim bahçede yolun ortasındayım demeden çıkıp, ben daha fotoğrafını çekemeden büyüyüverdi. Sağdakiler de Kasım ayında diktiğimiz soğanların filizleri. Onları da yavruyken çekecektim, bir anda uzayıverdiler. Hepsi bizim diktiklerimiz değil tabii, boş sandığımız toprağın altı soğan doluymuş anlaşılan. Bu sıkışıklıkta açabilirlerse hangileri bizim anlayacağız. Sol alttaki de bahçemizin bu bahar ilk ve şimdilik tek çiçeği.
Havalara gelince.. Günler hızla uzuyor, şu bulutlar bir gitse, güneşi daha fazla görebileceğiz. Şimdilik sadece sabah erken saatte parlayıp, çocukları 6-6.30 civarı uyandırıp ondan sonra kayboluyor. Saatler ileri alınınca yeniden normal saate geldi Ece'nin uyanma vakti ama çok sürmez çünkü güneşin doğuşu 15 günde 45 dakika erkene geliyor. Batışı da aynı şekilde, hergün ikişer üçer dakika gecikiyor. Yani her on günde gün bir saat uzuyor. Kışın neye uğradığını anlamıyor insan aynı hızla kısalırken. Şimdi daha çok farkediliyor, ara sıra güneş parladığı için. Ama şu dengesiz hava durumu yok mu... Yolda mesela, yanlış kaldırımda yürüyorsanız eğer, iliklere işleyen rüzgar eldiven giydiriyor, paltoyu boğazına kadar ilikletiyor. Karşı kaldırıma geçer geçmez de bir buhar bulutu çıkarıyor insan. Gözde güneş gözlüğü, elde şemsiye her daim...
İlkbahar çok güzel ama sonbaharla birleşip toplam sekiz ay sürdüğü zaman bıktırıyor.
[Delft'te] | Gönderen: nergis | Yorumlar (1)
|
Yorumlar |
Bahar! [Turan, 1 Nisan 2009 Çarşamba, 06:15]
Tam da bloğunuzun başlığına uygun bir giriş olmuş! Burda da baharı dört gözle bekliyoruz, kıskançlıktan kıvranmama sebep oldunuz, bilesiniz!
Kuzey deyince hep karanlık kışlar geliyor insanın aklına ama benim eski danışmanım sizin memleketlinizdi, uzuuuuuun yaz akşamları başka hiçbir şeye değişilmez derdi...
|
|