Ağaç
13 Temmuz 2006 PerÅŸembe, 09:55
Buraya kişisel veya üzücü şeyler yazmamaya çalışıyorum, ama bu benim için çok zor. Bazen kendime verdiğim sözleri gözden geçirdiğim anlar oluyor, bu da onlardan biri.
Üç gündür "budama" adı altında bizim bölümde bazı ağaçları kökünden kesiyorlar, üç gündür açıklama için önüme gelene sebebini soruyorum, ve saçma sapan yanıtlarla karşılaşıyorum. Bu soruların amacı belki de kendimi rahatlatmak, bir nebze aldırmadan devam etmeye çalışmak ama cevapların saçmalığı sadece üzüntülerimi daha da derinleştiriyor. "Bilinçli olarak birilerini incitmeme" sözüm vardır kendime, elimden geldiğimce hem sözlü hem de fiziksel olarak sağdığımdır buna, ama bugün özellikle kendimi zor tutuyorum.
Bana verilen cevapları anlatayım biraz, mesela biri: "Yaşlı söğütlerin içi boşalır kesmek gerekir". Tabi ki kesilen ağaçta hiç bir sorun yok, bu bir çocuğa "Sen ilerde hastalanırsın seni öldürmek gerekir" demekle aynı şey benim görüşümde. Başka biri "Ağaç su ızgaralarını kapatıyor", tabi ki yine anlamsız, o dev ızgaraları kapatsa bile her sonbahar yaprak toplayan ekibin beş on dakika oraya uğraması ile çözülecek birşey. En son duyduğum da yukarda son anlarını çektiğim ağaçla ilgili, koca fizik bölümünü yerinden oynatıyor ve bodrum katın asansör boşluğunu su ile dolduruyormuş, günahları çok büyük, o yüzden asansör boşluğunu su geçirmez mavi astarla boyamak yerine kesmek, değil temele, bodrum katın tavanına bile ulaşmayan köklerinden sökmek gerekiyor.
Bir emir-komuta zincirinde gidiyor herşey, kimse, ben dahil, sorgulamıyor. Son soruyu sorduğum kişi, "İlk başta ağaç kesmekten biz de hoşlanmıyoruz" diye bağıra çağıra başlıyor söze, bana tam tersi gibi gözüküyor halbuki, üstelik konuşmasına başlama şekliyle bu emir-komuta olayında başlarda bir yeri çekmiş belli. Zar zor kendime verdiğim sözü hatırlatarak uzaklaşıyorum.
Bu, benden çok daha yaşlı, büyük ihtimalle çevresine benden çok daha fazla katkıda bulunmuş, bıraksalar daha da bulunmaya devam edecek ağaçtan birkaç kıymık parçası, ve arabamın camında kalmış, ilginç bir şekilde kan damlalarına benzeyen, kırmızı reçinemsi damlalar kaldı şimdi.
Bilmiyorum sözümü tuttuğuma değdi mi?
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
|
|