Garip ama gerçek, Domestos mikrobundan korkmuyorum işte. London Bridge'e söz uydurduğu için mi, arada neşeyle zıpladığı için mi, sonunda yok olduğu için mi bilmiyorum. Bir de, çok içten üzülüyor, böyle kafasını sallıyor. Dikkat etmeyenler için tekrar seyretme imkanı burada.
Gerçekten anlamıyorum. Sordum bu konuyu, yanlız değilsiniz valla, şirin bulan hatunlar çoğunlukta. Acep Okan Bayülgen'in sesi mi diyeceğim, ama zıplayarak dolaşmasına hasta olunmuş mesela, sesle alakası yok. İç güzelliği desek, yaratık milleti hasta etmekten -hoşlandığını- söylüyor, hani geçim icabı değil, hoşlanarak yapıyor "işini".
Şimdi bir test yapalım:
Acaba wii de çıkacak olan sims korkunç mudur?
"İshal yapar kustururum" lafına çok gülüyorum. Bir de homur homur "Bu da yeni mi çıktı?" diyerek gitmesine...
Pis Mikrop [Bengü, 26 Kasım 2006 Pazar, 22:56]
Sahiden, Okan Bayülgen reklamların %80'ini filan seslendiriyor herhalde, değil mi? Yok yani, şirin denemez de, kendi halinde diyelim. Mikrop işte, niye iyi kalpli olsun ki?
Teste gelince, sevimliliğin aşırısı gerçekten de korkunç olabiliyor! Wii'de Sims oynamak da garip bir fikir değil mi? Yani zaten gün boyunca yaptığın şeyleri bir de kabloya bağlı (mı oluyor artık nasıl oluyorsa) olarak yaparmış gibi yapıyorsun. Tamam Sims oynarken de öyle ama en azından yorulmuyorsun. Daha eğlenceli bir sürü şey oynanabilir bladder'ını azaltıyormuş gibi yapmak yerine...