Deneme 1 2 3
2 Ekim 2006 Pazartesi, 11:58
Hem Emre beyin Ani-Gif izin verme girişimi işe yaramış mı bakalım, hem de yeni bir zımbırtı tanıtmış olalım.
Parmağınızın yanması, yıldönümünü unutmaktan daha kötü olamaz herhalde. Tabi yüzüğü takmadığınızdan kendini şarj edememişse sorununuz daha büyük demektir.
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (1)
|
Sword of the stars
2 Ekim 2006 Pazartesi, 12:07
Yazı yazmam lazım, işlerimi bitirmem lazım, hocamın lafı kulağımda çınlıyor: "Yarım kalmış birsürü iş bitmiş bir iş değildir!" Ama ben ne yapıyorum, sabahtan beri kendime çeşitli işler yaratıyor onlara bile doğru dürüst konsantre olamıyorum. Bah! En sevdiğim laf: "Battı balık yan gider". Zaten hastayım şu anda, boğazımda bir ağrı boş bulunacağım anı bekliyor, sanıyorum bugün her türlü sorumluluğu bırakıp tez zamanda eve kaçacağım.
Evde aldığım antihistaminik zımbırtılarından sızmadan biraz oyun oynarım artık, herhalde bu oyunda başlıkta gördüğünüz oyun olur. Tavsiye ederim kendisini, Master of Orion'dan beri boş kalmış bir yeri iyi dolduruyor. Yenilikler de güzel üstelik, harita 3B, en kafa karıştırıcısından hemde, teknolojiler rastlantısal çoğunlukla, oyun sıra tabanlı savaşlar gerçek zamanlı, her ırk birbirinden farklı, ama benim en çok hoşuma giden özelliği bu değil. Adamlar oturup bu evrende geçen bayağı güzel hikayeler yazmışlar, oyun sitesinin forumunda bu hikayelerin bir kısmına rastlayabilirsiniz. Oyunun wikisi ise ayrı başarılı, ne yazık ki hikayerlerin çoğunluğu burada yok.
İsminin de benzerliğini kullanarak kendime "crest of the stars" şeklinde bir senaryo kurdum, sferik bir galakside 200 yıldız ve dört insan ırkı. Abh lar olarak birini tüketmiş durumdayım, tabi oyunda politika neredeyse hiç olmadığından pataküte girişerek geçiyor genelde sıralar. Bazen o kadar çok çarpışma ve karar gerekiyor ki, bir akşamda ancak 5-6 sıra ilerleyebiliyorum.
Geçenlerde bir "system killer" geldi, birkaç kolonimi de içeren hallice bir yıldız takımını yiyip gitti. Eh, kimse koca galakside de besin zincirinin tepesinde olacağımızı garanti etmemişti zaten, ne yapalım.
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
Matrikis
2 Ekim 2006 Pazartesi, 13:05
Geçenlerde başıma gelen ilginç olaylardan biri de 443 dersi aracılığı ile oldu. C64 den beri alışageldiğim "komut ekranı" olayının yeni nesile "değişik" ve hatta "yabancı" geldiğini önceki dönemlerde hafiften farketmeye başlamıştım. Geçen hafta, Ümit hocanın Antalya gözlemevine gitmesi nedeniyle derse lab saatlerini belirlemek amaçlı girdim, birazda merakımdam sordum, "komut ekranı nedir biliyor musunuz?" diye, tabi açıklamam gerekti belki Türkçe adını anlamamışlardır diye: "hani komut yazıyorsunuz enter'e basıyorusunuz, oda size birşeyler yazıyor, yazı ile bilgisayarı kontrol ediyorsunuz", yetmedi "siyah oluyor yazılar beyaz oluyor" gibi abuk birşeyler daha eklemem gerekti, o zaman en azından "evet hocam, Matriks izledik tabiki biliyoruz, ama hiç kullanmadık" gibisinden bir cevap alabildim.
O noktada beni zor bir dönemin beklediğini anladım. Hakikaten nasıl GUI olayı kaplamış hayatımızı, nasıl doğal birşey olmuş, insan ilgilenmiyorsa birşeylerle demek GUI dışında birşeye ihtiyacı olmayacak. Ne denilirse denilsin, bunun için M$ e "teşekkür?" etmek lazım. Soru işareti bunun iyi mi kötü mü karar veremediğimden. Buna "basit olan karmaşık olanı eler" diyeceğim olmayacak, GUI dediğin komut ekranından yüz kat daha karmaşık, sanıyorum "az şey bilerek çok şey yapmanı sağlayan aksini kovar", ama bunun sonucu da GUI de yer almayan bilgiyi öğrenmeye karşı bir tembellik oluyor gözlemlediğim kadarı ile. Bu arada hafiften karizma olmuşuz haberimiz yok, laba siyah gözlükler ve siyah pardesü ile gitmek lazım.
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
Eski karikatürler
6 Ekim 2006 Cuma, 15:35
Kimin için ne zaman taranmış bilmiyorum, hatta ben mi taradım ondan bile emin değilim, ama alın size geçmişten bir enstantene: işe gitmenin ucuz yolları...
[çizgi] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
Galaktika
6 Ekim 2006 Cuma, 16:10
Oysa onlara ne kadar çok güvenmiştik. ABH imparatorluğunun doğmasından beri 300 yıl geçti, artık amacımıza ulaşmak üzereyiz, neredeyse bütün insanlık tek bir çatı altına toplanmış durumda, kalan direniş bilemediniz 5 10 yıl içinde tükenecek, işte o zaman ait olduğumuz yere, yıldızlara yolculuğumuza başka yerde devam edebiliriz. Bu 300 yıl içinde çok değiştik, farkındayız, artık daha büyük gemilere ve mümkün olabileceğini bile düşünemediğimiz teknolojilere sahibiz. Belki teknolojiye çok fazla güvendik, veya ürettiğimiz şeylere sahip olduğumuzu düşünmek bir hata idi, belki de yapay zeka'yı hiç araştırmamalıydık, ama artık olan oldu. Halbuki ne güzel başlamıştı herşey, sıkıcı ekonomik hesapları bilgisayara bırakmanın nesi kötü olabilir? Veya fabrikalarda değerli insanlar yerine robotların çalışması? Hatta insanların savaşın acısını da yüklenmesine ihtiyacı yok... Tabi yarattığımız birşeyin bize karşı gelebileceğini hiç düşünmedik. Belki de onları toplumumuzun bir parçası, insanlığın çocukları olarak görmeliydik, ama, ne acı, bizim ihtiyacımız olan sıkıcı işleri yapacak kölelerdi. Koca ABH imparatorluğundan birkaç gezegen kaldı artık geriye, birde 150.000 insanı kaçırabildiğimiz Galaktika filosu. AI köprüsü bulunmayan eski bir DN sınıfı askeri geminin eşliğinde nod uzayı dışındaki gezegenlere doğru savaşarak yolumuzu açmaya çalışıyoruz. Bu noktadan sonra romantik hayallere yer yok, ölen bunca insandan sonra olamaz. Yeniden başlama şansımız olursa ilk işimiz AI ların sonunu getirecek bir virus olacak, belki de onları bu sefer kölemiz olarak tekrar ayağa kaldırırız. Ama şimdi önümüzdeki yolculuğa, ve bir seferki nodda bulunan AI gemilerini nasıl geçeceğimize odaklanmak lazım.
(Bu yazı Sword of The Stars daki rastlantısal olaylardan birine atfen yazılmıştır. Yabancı forumlarda buna "AI gone cylon" deniliyor zaten. İki akşam önce, "yenilmez" ordularımın ve "sadık" gezegenlerimin birden ayaklanmasına ne kadar şaşırdığımı tahmin edersiniz. Evrenin hakimi iken birden evsizi oldum. Bu arada gezegenleri ele geçiren AI HAL a mı benziyor ne?)
(son durum: AI virus teknolojisi keşfedildi. Nıhahahahaha!)
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|