Çiçek Güncesi / Nergis

Ana Sayfa || giriş

Film Tatlısı
11 Haziran 2012 Pazartesi, 23:10

Pek hoş, pek tatlı bir film. Romantics Anonymous imiş İngilizce adı. Aslında son derece bilimsel yöntemlerle seçilir bizde izlenecek filmler, ince elenir sık dokunur listeler ama bu filmi DVD kapağındaki resmi görüp seyretmeye karar verdik. İyi de etmişiz, işte afişi:

[Lay lay lay] | Gönderen: nergis |  Yorumlar (0)

İsmi Lazım Değil
4 Mayıs 2012 Cuma, 15:45

Buraların Serdar Ortaç'ını buldum!

Ya da Demet Bilmemnesi, daha iyi bir benzetme yapmak mümkün olabilir ama ben oradan ayrılırken Serdar Ortaç vardı, ben de doğal olarak orada kaldım. Gurbetçilerin Oralet içmesi gibi bir şey bu da. Hollanda'daki Türk marketlerinde raflarda kutu kutu Oraletler dizili olurdu. Onlar giderken modaymış, sonra Türkiye'de kalmamış ama onların haberi yok, yurdumun oraleti diye içiyorlar. Ben de o hesap, yeni modaları bilemediğimden aklıma Sertaç geldi klibi görünce. Müzik aynı tarz zaten. Klipte de az kıyafet, çok saç, anlamsız toplu danslar, "Yaklaş da dans edelim bonbon şekeri, aman daralttın beni, adam gibisine rastlasam şaşardım zaten." benzeri sözler...

Niye peki herkese dinleteyim diye uğraşıyorum? Çünkü insanın kanı kaynıyor dinlerken! Ooh, şıkır şıkır. Zaten ben klibini görmeden ve sözlerini filan anlamadan beğenmiştim, haldır huldur pedal çevirirken. Şimdi de aklıma geldikçe çalıp zıp zıp zıplıyorum. Binlerce dansöz var, ben de oynarım, ne yani?

İsmi lazım canım, yazmadan olur mu? Merche'den geliyor: Bombon!

[Lay lay lay] | Gönderen: nergis |  Yorumlar (2)

Bana Bak!
31 Ocak 2012 Salı, 23:07

Radyoda duyuyorum, sokakta, kursta, her yerde duyuyorum. 'Mirame' (Banabak) deyip duruyor kız, eve gidince Youtube'den dinleyeyim diyorum. Otuz kere filan böyle dedikten sonra en sonunda bir gün evde internet başındayken hatırladım, açtım bahsi geçen siteyi, yazdım şarkının adını, aman elli bin tane mirame varmış, hiçbiri benimki değil! Bir daha rastladığımda iyice dinleyeyim de sözlerinden aratayım dedim. Seçebildiğim kelimeler kifayetsiz kaldı, o da olmadı (Bkz. içinde 'corazon' ve 'amor' geçen İspanyolca şarkılar). (Her nasılsa, ikisi de geçmiyor bunun sözlerinde ama benim anlayış seviyem ile şarkılarda sıkça kullanılan sözcükler arasındaki ilişkiye misal olsun diye söylüyorum.) Sonra bir gün mutfakta mühim işlerle iştigal ederken çalmaya başlamasın mı radyoda? Hemen kaptım kağıdı kalemi, kulağımı yapıştırdım radyoya. Müzik bir yerde kesilip de kızın müziksiz söylediği tek bir satırı yakalayınca da (coz i gotta have feytafeytafeyta) tamamdır dedim. Sözlerinden buldum ama adını da söyleyen grubun adını hayatta anlayamazmışım. Şarkının adı: 'Partilerinde Ağlayan Kız' (la niña que llora en tus fiestas), grubun adı da: Van Gogh'un Kulağı' (La Oreja de Van Gogh) imiş. Höh! Neyse, buldum ya, o gün bugündür bıkmadan usanmadan dinliyorum. Siz de dinleyin, güzel. Bakın bana, buraya yapıştırıyorum:








La niña que llora en tus fiestas by La Oreja de Van Gogh on Grooveshark



Videoya da bakayım bakmışken diyorsanız da buradan bakın bakalım.

[Lay lay lay] | Gönderen: nergis |  Yorumlar (8)

Yaz Şarkıları
8 Temmuz 2009 Çarşamba, 23:09

Havalar nasıl orada diye merak edip duruyorsunuz ya, ben de buraya bir 'Hava Durumu' kategorisi açacak kadar çok giriş yaptım ama kendimi alamıyorum. Dutch weather, şaşır şaşır bitmiyor.

Geldiğimizden beri hava güzel, çocukları su parkına götürecek kadar sıcaktı. Hafta başında bozdu yine, ama ne bozmak. İki gündür Merja Soria dinliyorum, o derece. Aslında Edith Piaf arıyordum (burada kışlıkları kaldırmıyoruz ;)) ama bu gözüme çarpınca "Hah!" dedim. Şimdi bakınca ne kadar uygun olduğunu daha iyi görüyorum, bir kere albümün adı 'Arctic Silence'. Albüm, 'Alalaarian Alalammi' şarkısının (Ya, tamam ama bu çok kibar duruyor; Baskça t, x ve k yoğunluğuyla korkunç görünüyor.) 30 saniyelik bir parçasını dinleyip çok sevince, fedakar eşimle cefakar öğrencisinin üstün çabaları sonucunda elimize geçti. Merak ederseniz şuradan birer kuple dinleyebilirsiniz. Fotoğrafını beğenmezseniz de alstublieft*...

Asıl konumuza dönersek, havanın vahametine bir de şöyle örnek vereyim: Bugün yüzümüze çarpa çarpa bizi eve geri göndermeye çalışan rüzgara karşı kahramanca yürüyerek kütüphaneye giderken Ece "Ne zaman kar yağacak?" diye sordu. Bu çocukcağız mevsimleri nasıl öğrenecek bilmiyorum.

* Hollandaca'da en çok kullanılan, bütün zorluğuna rağmen ilk öğrendiğimiz sözcük. Buyurun, lütfen, al bakalım, ahanda işte, ... demek.

[Ece Böcee] [Lay lay lay] [Delft'te] | Gönderen: nergis |  Yorumlar (0)

Sıkıcı Bir Gün
26 Mayıs 2009 Salı, 20:39

Bir haftadır içimizi (ve ne mutlu ki dışımızı) ısıtan güneşli günlerin acısını çıkartıyor hava. Dün akşam başlayan fırtınada yine kanalın karşı sırasındaki ağaçlardan biri kırıldı. Bu sefer tamamen devrilmedi ama yeşil kısmı yarıya indi, çok büyük dallar kırılmış. Hemen itfaiye geldi gecenin yarısında, kestiler sandık çünkü epeyce gürültü çıkardılar ama ne yaptılarsa artık, hala duruyor kırık parçalar. Herhalde tehlikeli bir durum var mı diye bakıp gittiler. Geceki gök gürültüleri, şimşekler ve dolu yerini gıcık bir yağmura bıraktı, bütün gün yağdı durdu hafif bir rüzgar eşliğinde. Karanlık tabii aynı zamanda... Bir de, salı günleri sinemanın tatil olduğunu öğrendik. Ece'yi sinemaya götürecektim, kapıları biraz zorladık ama açamadık. Eve geldik biz de. Pırasa çorbası pişirdik. Pırasa çok ilginç bir yapıya sahip. Süper tasarım, her kestiğimde hayran kalıyorum. Katmanları halka şeklinde değil. Ucu kapanmiyor ama sırayla biri sağdan biri soldan geldiği için dağılmıyor. Asistanımın da yoğun gayretleriyle fotoğrafını çekmeye çalıştım; sevmeyenler, yemeyenler, pişirmeyen ve pişirmeyecek olanlar merak ederse mahrum kalmasın detaydan diye:


Pırasa


Sıkıcı bir günün de böylece sonuna geldik. Halbuki ne güzel 'Dancing with Myself' ile dansederek başlamıştık. Şimdi de Norveç'in Eurovision şarkısını dinleyeyim de, neşeli bitsin bari.

[Lay lay lay] [Yersen] [Delft'te] | Gönderen: nergis |  Yorumlar (0)

Takvim

Aralık2012

Oca

P

S

Ç

P

C

C

P

28

29

30

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28

29

30

31

1

Bağlantılar

Karalamalar
Epigraf
Baking Fairy
Ece'nin fotoları
Seksen Günde Devri Alem
Her Telden Bir Blog
Sütlü Kahve
Yaşam, Evren ve OBM Hakkında Her Şey

Resim Galerisi

Arama

Arşiv


powered by / kullanılan ana yazılım
GUBEN blogger by emre sururi

hosted by / barındırma
Fişek Enstitüsü Bilişim Hizmetleri
Fişek Enstitüsü Bilişim Hizmetleri
RSS Beslemesi
Yorumlar - RSS

Tüm Kategoriler
Bır bır bır
Okur Yazar
İş, Güç!
Ece Böcee
Lay lay lay
Yersen
Pusetle Seyahat
Delft'te
Natur
Bask Elleri
Çocukla Seyahat

Sonraki->