Ret mektupları.
3 Mart 2007 Cumartesi, 11:01
Biryerlere gitmeye niyetli her inek öğrenci gibi bir sürü (tam olarak 15 tane) doktora başvurusu yaptım; şu sıralar da 'ret mevsimi' olduğu için de iki-üç günde bir filan biryerlerden e-mail geliyor. Bu kışın sıcak geçmesi gibi bu ret mevsimim de pek sert geçmedi, yani (şimdilik) retlere üzülmememi sağlayacak kadar kabulüm de var. Mesela dün gelen Santa Barbara reddini kahkalarla karşılayabildim.
Bir noktadan sonra bütün ret mektupları aynı gelir insana. Lisanstan ve hatta geçen seneden de deneyimli olduğum için gözlerim otomatik olarak "I regret to inform..." diye başlayan cümleyi buluyor ve gerisini zaten okumuyorum. Ama gene de şaşırtıcı mektuplar da gelebiliyor, mesela bu sene bir tanesi normal mektup değil de e-posta attığı için bayağı bir özür dileyip "Gayri-resmi oldu ama idare ediver." demiş.
Bir de dün değişik bir mektup aldım. Adamlara sormamıştım; daha cevap vermek için de taa nisana kadar vakitleri var ama nedense beni sevdiklerini belli etmek istemişler sanırım:
"The Admissions Committee has not made a final decision regarding your application. You will be notified shortly, once a decision has been made. Thank you for being patient."
Bir şey değil abicim de, zaten bana e-posta gelene kadar 'final decision'a erdiğinizi düşünmezdim ki ben ya...
[Hayat/Sürünme Tecrübeleri] | Gönderen: tassadar | Yorumlar (0)
|
William Blake.
3 Mart 2007 Cumartesi, 21:28
"The Man who can Read the Stars often is opressed by their Influence, no less than the Newtonian who reads Not & cannot Read is opressed by his own Reasonings & Experiments. We are all subject to Error: Who shall say that we are not all subject to Crime?"
[Felsefe/Dünyayı Kurtarma Stratejileri] [Sanat/Manat/Edebiyat] | Gönderen: tassadar | Yorumlar (0)
|
Scent of a Man.
4 Mart 2007 Pazar, 10:29
Bugünün Hürriyet'inden bir haber:
Yorum yok...
[Genel/Geyik] [Ansiklopedik/İşe Yaramaz Bilgi] | Gönderen: tassadar | Yorumlar (0)
|
J. Caesar.
5 Mart 2007 Pazartesi, 16:05
"Of all the wonders that I yet have heard.
It seems to me most strange that men should fear;
Seeing that death, a necessary end,
Will come when it will come."
[Felsefe/Dünyayı Kurtarma Stratejileri] [Sanat/Manat/Edebiyat] | Gönderen: tassadar | Yorumlar (0)
|
Telefonda Ä°ngilizce.
7 Mart 2007 Çarşamba, 22:18
Alçak gönüllü olmaya gerek yok: İngilizcem iyidir benim. Ama her Türk genci gibi ben de bu eğitimi sözelden çok yazılı şekillerde aldığımdan dolayı konuşmam (teeee zamanında güney sahillerinde çalıştığım birkaç yaz tatilime rağmen) zayıftır. Gavur ellerinde hayatta kalmayı becerebilirim şüphesiz ama yine de anadili İngilizce olan birisiyle konuşmadan önce bir iki kere yutkunmam gerekir.
Bu konuşma telefonda olacaksa daha da beter, sanırım İngilizce'yi benden iyi konuşan birisiyle asla konuşmadım telefonda ama gene de 'telefonda İngilizce fobisi'ne sahip olduğum kesin. Hatta bugün e-postalarıma cevap vermeyen yabancı okullara neden telefon etmediğimi soran ofisdaşlarıma "Yahu telefonda İngilizce konuşulur mu???" diye çıkışmıştım ki...
...akşam saatlerinde (maalesef yok sayamayacağım kadar önemli bir okuldan) şöyle bir mesaj aldım:
Amcam "merhaba" diyecek kadar nazik ama benden çatır çatır bir İngilizce bekliyordur sanırım...cumaya kadar uzun geçecek iki günüm var anlaşılan...
[Genel/Geyik] [Hayat/Sürünme Tecrübeleri] | Gönderen: tassadar | Yorumlar (2)
|