Hayat hani bazen Barton Fink gibi…

Barton Fink (1991)

işte öyle bir şey…. (Çok yakında, bu sayfalarda)

Yüzyıllar önce, Löker’den bir dolu fotoğraf almış idim. Benim birtakım pozlarım, Serkanlar’ın grubun karizmatik fotolarının yanında bir de bir sokak fotoğrafı vardı, gece çekilmiş, şuydu:

Löker

Geçen gün işte o sokakta yaşamakta olduğumun ayırdına vardım…

Daha önce illaki yazmışımdır, hipster zen işleri, yok at aslında gerçekten çok iyi çıkmış, Po Lo aferin demiş (“When the horse arrived, it turned out indeed to be a superlative animal.“) ille açıklama zorunluluğu, daha da beteri ille de teyit ihtiyacı. Bütün dünyayı açıklayalım arkadaşlar, açıklanmamış köşe bırakmayalım. (Halbuki neler diyecektim ki ben kim bilir?) Anlatı, başka anlatıların bittiği yerden başlar: Canavar/düşmanlar yenilmiş, kasaba kurtarılmıştır. Büyük bir ziyafet hazırlanır, herkes mutludur. Kurtaranlar kalmaya karar verir, ilk günler, aylar yıllar minnetle güzel geçer. (Yazarım yine).

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir