Merhaba, ben Offff…

Achtung Baby çıkalı handiyse 25 sene olacak (2015 – 1991 = 24), Q dergisi, 20. yılı şerefine bir güzellik yapıp, coverlatmıştı, ondan Depeche Mode’u dinliyorum ("So Cruel"), severim bu yorumu. U2’yu da severdim, eskiden, bu zamanlarda, Joshua Tree filan derken, artık bildiğiniz üzere Bono uçtu gitti.

Evde oturuyorum, başımda hala okulun yemek proje desteği sorunları var, cuma BAP’ta, Okyanus’un sağolsunlar n. kez düzeltip kargoyla ulaştırdığı faturayı işledik, yine bir sorunlar çıktı, dosyayı verdiler, yarın Strateji’ye gideceğim ikinci kez… sanıyorum eninde sonunda hallolacak ama ne zaman, onu bilemiyoruz. Uzun uzun yazacağım bir gün başından sonuna, hatta bu girişe yazayım niyetiyle başlamıştım ama şu anda dahi içimin sıkılmaları artmaya başladı (mide, reflü gibidir belki, yaşamadım, bilemiyorum çok şükür).

DreamWorks geçen seneydi sanırım, "Home" diye bir çizgi film yaptı, ondaki (Big Bang Theory’nin Sheldon’ının seslendirdiği) karakter gibi hissediyorum bu aralar, fena halde. (36. saniyeden itibaren).

 
Benim adım "Offf" – bana bu adı bizzat arkadaşlarım verdiler.
Size de oldu mu hiç: ne kadar iyi niyetli olursanız olun, içinde bulunduğunuz durumdan ötürü, varlığınız insanlara sıkıntı dolu, bürokratik kabusların, çözümsüz sorunların geleceğini muştuluyor… Ben de böyleyim işte bir süredir. Offff… Tanıştığımıza memnun oldum. 8P

Bir gün -hayırlısıyla şu iş bir bitince- uzun uzun yazacağım, söz, ama özetle: bürokratik kabusun içindeyim, ters gidebilecek her şey (ve birkaç şey daha) ters gidiyor, sürekli çıkmaz sokağa gir, geri vitese tak, dikkatlice çık, şu sokağa gir, o da çıkmaz sokak, geri vitese tak… ekseninde ilerliyoruz ama şansıma, gerçekten ilgili arkadaşların hepsi de iyi niyetli ve beni bu durumdan kurtarmak için canla başla çalışıyorlar, umut veriyorlar, destek oluyorlar (ama eminim ben her kapıda göründüğümde bir "offff" kopuyordur içlerinde).

Bengü’ye söyler oldum: "Seni çok uğraştıran müteahhit olursa, aman ha kızma, senin kocan da akademik dünyada öyle bir şey oldu!.." diye. İyi niyet çok önemli, enseyi karartmayalım, güneş ufuktan şimdi doğar, yürüyelim arkadaşlar! (lay la lay lay lay lay!..). Yarın 10 civarı Sıhhiye Rektörlük’te, Strateji Geliştirme ve Planlama Ofisi’nde olacağım, haftanın başında iyi kalpli insanların gönüllerine sıkıntılar salacağım, afakanlar bastıracağım… (imza: neşe pınarı, bürokratik kabus, mesut bahtiyar)

Sahi Abidin, hangisi daha fena idi: bilmeden kötülük yapan mı, kötülük yaptığının farkında olan mı? [bkz. Refi ref]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir