Shigeru Mizuki
11 Aralık 2015 Cuma, 12:54
EÄŸer Kurt Vonnegut Amerikan sansürü altında birÅŸeyler yapmaya çalışsaydı,
veya hayatının son 73 yılı 1943'te nasıl öldüÄŸünü anlatmakla geçseydi.
(yokai'leri bilmiyorsanız muhtemelen sansür subaylarının gördüÄŸü gibi, basit çocuk hikayeleri, ve nerden çıktığı tam anlaşılmayan diyaloglar göreceksiniz)
"Onward Towards Our Noble Deaths." okumasının ardından
[çizgi] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
Sözler/sözler
9 Aralık 2015 Çarşamba, 17:13
Promises, promises
I'm feeling burned
You taught me a lesson
I didn't want to learn
Why did I come here?
Please tell me again
Why did you ask me?
Don't say you forget
I long for, I long for
I long for my home
I long for a land where
No man was ever known
With no neurosis
No psychosis
No psychoanalysis
And no sadness
I'll pick up the pieces
I'll carry on somehow
Tape the broken parts together
And limp this love around
Limp this love around
| Gönderen: obm | Yorumlar (1)
|
"Pazar Yeri"'nden
7 Åžubat 2015 Cumartesi, 23:48
...bana uçurumun tepesinden müthiÅŸ bir gülüÅŸ çekti. BaÅŸ parmağını kaldırdı. Gülerek "Geçer bu da!" dedi. Sonra durdu, "Ebediyen" diye bağırdı. Parmaklarıyla bir öpüÅŸ gönderdi. Yine güldü. "Allahısmarladık!" dedi. Ve kayboldu. Onu önümde gördükçe açık havayı teneffüs ediyormuÅŸ gibi bir ferahlık duyuyordum.
"Allahaısmarladık" sözünde her ne kadar ümit varsa da,derinden derine muhakkak acı bir ümitsizlik vardır. Hey Allahım hey. Bizi neden ayrı yarattın da ikimizi bir olarak bir gövdede yaratmadın? Demek istediÄŸim bir çiftin aÅŸkı ebedisi mebedisi deÄŸil! Tükenmez sevgiler, okÅŸayışlar da deÄŸil. Ben vazgeçtim öyle saçmalardan. Ä°nsan bir tane ve herkesten bambaÅŸka doÄŸar. EÅŸini bulabilir. Ama bir gövdede yaratılaydık, ben onda veya o bende, hep mutlu olurduk.
Halikarnas Balıkçısı "Pazar Yeri"'nden
[Edebiyat] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
Detaylar birleÅŸince ince midir?
26 Aralık 2014 Cuma, 11:11
2014 Noeli. Almanya. Alpan BaÅŸak ben ve TaÅŸkın. Benim keyfim çok kaçık, BaÅŸak dertlerinden müzdarip, TaÅŸkın körkütük aşık, Alpan bir ÅŸekilde herkesi idare etmeye çalışıyor.
TaÅŸkın istasyonda açık bir çiçekçi bulmuÅŸ. 15 dakikadır arayıp arayıp beni çiçek almaya çağırıyor. Zaten Alpan'lar da istasyona gelecek. Giyinip çıkıyorum.
Erlangen'de insanlar Nürnberg'in aksine neÅŸeli ve nazik. Çiçek satan hanımla Alpan Almanca bir muhabbete dalıyorlar. Ben de biraz ucundan anlamaya çalışıyorum (Alpan'ın söylediÄŸine göre burada çok ağır bir ÅŸive ile konuÅŸuluyormuÅŸ, önceden kaydedilmiÅŸ tren anonsları dahil. Neden Berlin'de Almanca'yı daha iyi anladığımı bu açıklıyor)
Durumu anlatıyoruz. "Bu arkadaÅŸ bir kıza aşık, ona çiçek alacak"
Yeterli deÄŸil,
Aşık ama ne zamandır, çiçek alırken niyeti ne,
daha çok yeni durum, belli deÄŸil,
bu büyük bir kümeyi eliyor,
mazaret nedir? DüÅŸünüyoruz, birkaç ay önce yeni eve taşınmış,
orkide o zaman,
oturduÄŸu yer, ortalama yaşı, dini inanışları vb, uzun bir muhabbetten sonra, beyaz çehreli, içe doÄŸru pembeleÅŸen, tomurcuklu bir orkide, kızın penceresinden gözükecek en muhtemel manzaraya uygun ve çiçeÄŸin rengini ortaya çıkaracak bir renkte saksısı, kıza olan aÅŸkını temsil eden sapı ayıklanmış tek bir kırmızı gül (tek olunca daha evlenme konusunda emin deÄŸilim demekmiÅŸ, sapının ayıklanması ise beni incitmedin anlamında imiÅŸ), Altın rengine boyanmış bir ökse otu dalı (Altın rengi burada ortodoksların yeni yılda ÅŸans getirdiÄŸine inandıkları bir renk imiÅŸ) Ökse otu da sevgi idi galiba. Bilmiyorum
ÇiçeÄŸi nasıl taşıyacaksın diye sordu, Trende dedik. Ona göre paketlendi. Uzun uzun paketin nasıl açılacağını ve kıza nasıl takdim edeceÄŸini anlattı. Åžimdi mevsimi deÄŸil ama diye girip Bamberg'li kızların genelde hoÅŸlandığı çiçeklerden ve anlamlarından bahsetti, sonra da bizi uÄŸurladı.
Birkaç detay daha vardı. Hepsi aklımda kalmamış.
Dediğim gibi, canım sıkkındı.
[Düşünce/Yorum] [gezi] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|
XY problemi
10 Eylül 2014 Çarşamba, 11:10
meta.stackexchange.com/questions/66377/what-is-the-xy-problem
[Şundan Bundan] | Gönderen: obm | Yorumlar (0)
|